Translate Turkish Arabic فرص البيع
Turkish
Arabic
related Results
- more ...
- more ...
-
satış (n.)بيع {ج بُيُوعٌ}more ...
-
ucuzluk (n.)more ...
-
بَيْع {ج بُيُوع}more ...
-
çarşı (n.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
borsa (n.)more ...
-
santral (n.)more ...
-
alışveriş (n.)more ...
-
market (n.)more ...
-
kambiyo (n.)more ...
-
perakende (n.)more ...
-
perakende (n.)more ...
- more ...
- more ...
-
işportacılık (n.)more ...
-
pazarlık (n.)more ...
Examples
-
Küçük hanım, az önce bir müşteriden oldun.آنستي، لقد ضيّعت على نفسك .فرصة البيع
-
Mr. Decker, Satışınız iptal olmadı değil mi ? Harika, Tamamسيد (ديكر)، لم نضع فرصة البيع، صحيح؟ عظيم، حسناً
-
Peki, çöpten aldığın... ...bilgisayarım için teşekkürler.سيد (ديكر)، لم نضع فرصة البيع، صحيح؟ عظيم، حسناً
-
Bunu gördün mü? - Hoş olmuş. - Yani...سيد (ديكر)، لم نضع فرصة البيع، صحيح؟ عظيم، حسناً
-
Aramayı unutma Peki.سيد (ديكر)، لم نضع فرصة البيع، صحيح؟ عظيم، حسناً
-
Yani siz durumu, bankanın insanların evlerine... ...geri dönmelerini izin vermesi halinde... ...başkaların evlerini satma fırsatını kaçırması olarak görüyorsunuz.الوضع هو كذلك ان تركهم البنك للدخول مرة اخرى ستضيع عليه فرصة بيعه لشخص آخر
-
Modi'nin işleri Picasso'nunkilerin yanında olursa bu satış için iyi bir şans olur.إذا عملِ مودي يُعلّقُ بجانب بابلو، ستكون هنالك فرصة البيعِ الجيدِ
-
Satılık at. Büyük bir fiyata gidiyor son şans.حصان للبيع، آخر فرصة وبسعر مناسب
-
Şüphelinin bu bebekten para kazanma şansı vardı.إذاً، هذا المجرم كانت لديه الفرصة ليتربح من بيع هذه الطفلة
-
3 hafta kaydım var burda -Kesinlikle olmazيجب ان تعطي ثلاثة أسابيع في وقت مبكر إذا كنت تريد أن تكون بائع هنا الشيء الوحيد الذي أحاول أن بيع هو فرصة لإعادة توجيه حياتك المهنية